Doğurursan masada kalırsın diyen doktorlara : “Ben bu evladı, vatan için doğuracağım.” diyen kalp hastası annenin evladı olarak;
Eylül ayının 18.günü bir Pazar sabahı saat 12.00 de Büyük Önder Mustafa Kemal’in : ‘’Hiç şüphesiz ki Antalya dünyanın en güzel yeridir.” diye adından övgüyle bahsettiği bu güzel şehir Antalya’da 1988 senesinde dünyaya geldim.
Asıl memleketim olan, baba toprağım ,batı Antalya’nın el değmemiş incisi Demre’de geçirmiş olduğum çocukluğum bana hayatımın en güzel anılarını kazandırdı.
Bu bereketli ve bu güzel topraklardaki insanlar her zaman içimdeki memleket sevgisini arttırdı ve bu topraklara, bu insanlara hizmet etmenin kutsallığını her zaman içimde bir yer edindim. Yine bu güzel memlekette ticarete küçük yaşlarda atıldım, henüz 12 yaşındayken açtığım karpuz tezgâhı ile bana memleketimin insanına güvenmeyi, vatanıma karşı çalışkan olmayı ve bu memleketin alın terinin yüceliğini öğrenmeme neden oldu.
Ortaokul yıllarımı Antalya Altındağ İlköğretim Okulunda ve Lise öğrenimimi de -adından büyük bir gururla bahsettiğim- Antalya Anadolu Lisesinde tamamladım, hocalarımın teveccühü ve derslerimdeki gayret ile kendimi bu günkü mesleğim olan mimarlık mesleğine o günlerden itibaren hazırlamaya başladım.
Üniversite yıllarımı geçirdiğim Yakın Doğu Üniversitesinde Türkiye’nin önde gelen birçok ünlü mimar eğitimcilerinden mesleki eğitim alma şansı yakaladım. Bu olanakları dahada genişleterek, yaz aylarında mesleğimi ve yabancı dilimi geliştirmek üzere gittiğim İngiltere’deki ve Amerika’daki eğitim okullarında geçirdim. Yurtdışındaki geçirmiş olduğum bu süreçte, memleketimin aslında sadece ama sadece dürüst yönetim, düzgün sistemle ne denli refah içerisinde olabilecek bir ülke olduğunu bana gösterdi ve yine Cennet Vatan’ımızın düzgün yönetimle ne olanaklara sahip olabileceğini de bu süreçte anladım.
Eğitim hayatımın ardından memleketim Antalya’ya tekrar dönerek o güne kadar almış olduğum eğitimimi ve kazanımlarımı kendi açtığım ofisimde hizmete sunmaya başladım.
Bugün meslek hayatıma büyük bir gururla, mimarlık ofisimde alanındaki en nitelikli projeleri tasarlayarak, müteahhitlik alanında inşaat sektörünün en sağlam binalarını yaparak, turizm sektöründe yat kiralama alanında en iyi hizmeti vererek ve ek olarak -Antalya Bölgesinin de büyük bir geçim kaynağı olan- tarım sektöründe de tarım arazilerimde güzel sebze ve meyve üretimleri yaparak devam etmekteyim.
Siyasi alanda tek yeganem vatana hizmet etme arzusu ve hemşerilerimi her alanda yüksek medeni seviyelerde refah içerisinde yaşatma arzusu ile beni bu yolda dürüstlüğüne ve çalışkanlığına derin bir inançla güvendiğim Ali Babacan’ ın önderliğinde olan DEVA PARTİSİ ’ne yönlendirmiştir.
Siyasete atıldığım günden bu yana, parti mensupluğum içerisinde tek arzum ve tutkum olan memlekete hizmet arzusu yine bu yolda beni bir takım görevlere getirmiştir.
Antalya Deva Partisi kurulumundan bugüne kadar olan az bir zaman diliminde ;
- Yönetim Kurulu Üyeliği,
- İl Yerel Yönetimler Başkanlığı,
- İl Ekonomi Politikaları Başkanlığı,
- İl Teşkilat Başkanlığı,
- İl Başkan Vekilliği,
Görevlerimi yerine getirip, teşkilatlanmamızın değeri ve bilinci içerisinde partime elimden gelen desteği sağlamakta ve her zaman özveri içerisinde bulunmaktayım.
Başarılmış her siyasi görevin tek başına olmayacağı, her zaman birlik beraberlik ve bir takım ruhu içerisinde meydana gelebileceği bilinciyle; yerine getirmiş olduğum bütün görevlerde benimle birlikte genel merkezdeki başkanlık birimlerimin, il başkanlık ve yönetim kurulu arkadaşlarımın, ilçe ve mahalle teşkilatlarımızın önemi çok büyüktür.
Siyasetin insana hizmet olduğu anlayışı ve Mustafa Kemal Atatürk’ün : “ Vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır.” Parolasıyla çıktığım bu yolda; Muhtaç olduğum kudretin, damarlarımdaki asil kanda mevcut olduğu bilinciyle görevime devam etmekteyim.
Hayat yolculuğuma; bütün başarılarımın arkasında ve yürüdüğüm yolda her zaman yanımda olan eşim Gönen Çetinkaya ve yaşam sevincim kızım Mila Çetinkaya ile birlikte daha güzel bir Türkiye için, umut ve inancımla devam etmekteyim.